Perşembe, Mayıs 17

Yakıştı Mı Gitmek Sana?


Sevgili Babacığım,

Gidişin yüreğimde koca bir acı imparatorluğu kurdu. Her geçen gün, gidişinin verdiği acı bütün hücrelerimi fethediyor, ani saldırılar düzenliyor. Gözyaşlarım yağmurla yarışa tutuşuyor. Beraber suluyoruz bu çorak toprakları. Sen hissediyor musun? Gözlerimden akan yaşı ruhun tanıyor mu? Oğlun Ali'den geldiğini anlıyor musun? Gülümsüyor musun? Biliyor musun ben gülmüyorum sen gittiğinden beri. Yapamıyorum. Küçücük dünyamda, ciddi olmak çok zor!

Gidişin gökyüzünün temellerini yerinden oynattı. Dünyanın ekseni kaydı. Zaman görevinden istifa etti. Akrep, yelkovan desen onlar da terk edip gitti bu diyarları. Dünyanın her yerinde sen varsın. Dünyamın her yerinde sen! Küçücük dünyama biraz daha misafir olarak kalsan olmaz mıydı? Sen de istemedin ki gitmek. İster miydin oğlun Ali'yi burada böyle bırakıp gitmek? İstemezdin öyle değil mi?


Gidişin öyle bir etki yarattı ki evrende, rüzgar hüzün esmeye, güneş acı vermeye başladı. Nehirler bile dayanamadı gidişine. Onlarda ağlayarak kuruttu kendini. Göçmen kuşları sen rahatsız olma diye, sessizce geçmeye başladı. Nebatatın yüzünde utanç var. Dokunsan kırılacak dallar. Dokunamıyorum biliyor musun? O kadar dokundu ki gidişin, ben hiçbir şeye dokunamıyorum. Parmaklarım isyan ediyor. "Yapma Ali!" diyor. "Tamam!" diyorum, oturuyorum bir köşeye. Ne yapmalıyım sence?

Gidişin bir volkan gibi patladı içimde. Ani soğumalar oluyor, bütün hayallerim taş kesiliyor. Bütün hayallerim sana çıkıyor. Bütün hayallerim mezar taşında patlıyor. Korkuyorum. Bir gün yine gelirler de, hayatımıza, hayallerimize attıkları bombayı, yine atarlar, hayallerimin hayat bulduğu mezar taşını da alırlar diye çok korkuyorum. Seni de öyle almadılar mı zaten? Seni de koparmadılar mı buralardan?

Gidişin aklımda binlerce soruya gebe. Doğan her soruda sen. Ne oldu söyler misin? Neyimiz vardı ki, neyimizi aldılar? Bana ait bir sen vardın. Bunu mu istemişlerdi? Dünyayı korkutan küresel tehdit sen miydin? Sen miydin dünya barışının, huzurun önündeki tek engel? Sen miydin ekonomiye yön veren? Ben neden bilmiyordum bunları? Söyleseydin ya bana! "Yapma!" derdim sana. "Biz bunlarla başa çıkamayız. Gel gezelim!" derdim.  Gelmez miydin?

Gidişin bu alemde her şeyi değiştirdi. Bu coğrafyada doğan her çocuk, benim acıma tanık oluyor. Bedenim şeffaflaştı. Bakan her şeyimi görüyor. Saklayamıyorum. Hasretin bölüyor uykularımı. Ne kadar sürecek bu böyle? Daha kaç kez hasretine uyanacağım? Göz kapaklarım senin olmadığın dünyaya açılmak istemiyor! İstemiyor sensiz dünyayı seyretmek!

Bakma böyle konuştuğuma benim. Sabrın sonu selamet derler ya. Aynen öyle işte. Sabrın sonu sensin, sen! Sen rahat yat. Biliyorum, bu ayrılık, bu özlem, bu hüzün bitecek. En kısa zamanda geleceğim yanına. Hiç merak etme! Sana öyle bir sarılacağım ki, bütün dünya hissedecek. Hiç merak etme. Aslan Babam benim!
 Oğlun Ali